Akbelenin arazisinin büyük kısmı düz ve her türlü tarıma uygundur. Akseki, Böhrekli, Sülük Gölü tarafı meyilli olmasına ragmen oldukça verimlidir. Akbelen’in ürün olarak arpa, buğday gibi hububat çeşitlerine ilaveten pancar, domates, biber yetiştirilmektedir. Yakın bir yerde ürünleri pazarlayacak hal gibi bir yerin olmaması hem fazla ürün yapılmasını engellemekte hem de nüfusun günden güne azalmasına sebep olmaktadır. Eskiden yapılan tütün tarımı tamamen terk edilmiştir.
Eskiden Derebağlar denilen mevkideki üzüm bağları oldukça meşhur olmasına rağmen yörede beliren hastalıktan sonra asma ağaçlarının tamamen kurumuştur. Tekrar bağ kurulması yönünde de herhangi bir teşebbüste bulunulmamıştır. Bağcılığa bütünüyle elverişli olan buraların tekrar üzüm bağları olarak değerlendirilmesiyle hem üzüm hem de asma yaprağı olarak köy ekonomisine büyük katkı sağlayacağı muhakkaktır. Meyvecilik çok az da yapılmaktadır. Çeşit olarak elma, Armut, vişne, kiraz, ve erik gibi iklime uygun her türlü meyve yetişmektedir. Köy ekonomisinin canlanması için meyveciliğe önem verilmesi gerekmektedir.
Akbelen’de seracılık yapmaya uygun olmasına rağmen tek bir müteşebbis bu faaliyeti sürdürmektedir.
Devlet eski bakanlarından Metin Gürdere Bey’in gayretleri sonucunda Çakırdere mevkiine yapılan barajdan sonra köyde hiç sulama sorunu kalmamıştır. Eski Muhtarlardan Mehmet Karataş'ı da, Çakırdere barajının yapılmasında yaptığı katkılarından dolayı anmak gerekir.